14 Nisan 2025 13:15

Gazeteci Necla Demir Arvas'a 2 yıl 1 ay hapis cezası ve tahliye

Gazeteci Necla Demir Arvas'ın "örgüte yardım etmek” iddiasından tutuklu yargılandığı davanın ilk duruşması İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, Necla Demir Arvas'a “örgüte yardım etmek” iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezası veren mahkeme, hükümle birlikte Necla Demir Arvas'ın tahliyesine karar verdi. Gazeteci Necla Demir Arvas'a verilen hapis cezasına tepki gösteren meslektaşları, halkın haber alma hakkının engellendiğini söyledi.

Gazeteci Necla Demir Arvas'ın "örgüt üyesi olmak" iddiasından yargılandığı davanın duruşması İstanbul 23'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görüldü. Duruşmada, 20 Ocak'tan beri tutuklu bulunan Necla Demir Arvas ve avukatları hazır bulundu. Duruşmayı, Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (DİSK BASIN İŞ) ile Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) temsilcileri takip etti.

Savunma yapan Necla Demir Arvas, gazetecilik faaliyetleri nedeniyle yargılandığını ifade etti. Necla Demir Arvas, "Burada yargılanan gazetecilik mesleğimdir. Ben orada programımı yapar evime giderim. Yaptığım programlar çeşitli mecralarda yayınlanıyor. Yılardır yaptığım programların kimin kullandığına bakmam. İddianamenin tamamını incelediğimde suç olmadığını gördüm. Ben 'Politik kadın' programını yapıyordum, Güncel Prodüksiyon'da çalışıyorum. Kadınların sorunlarını ve gündemlerini tartıştığımız bir program. Bugün tartışılan tüm programları biz de kendi programımızda da yer veriyorduk. Gündemleri kendim belirliyordum. Gelen konuklar ise kendi istedikleri şekilde beyanlar verirdi. Haber kaynakları için çok sayıda kişi aramış. Bu tapelere de yansımış. Bunlar da suç değil, haber için yaptığım konuşmalardır. İddianamenin büyük kısmı yaptığım programın içeriklerine yer verilmiş. Ama tamamı konuşmacıların ifadelerine yer verilmiş. Somut bir delil yok, soyut iddialar üzerine oluşturulmuş bir iddianamedir. Gazeteciliğin tarafsızlığı gereği konuklarımı da asla müdahale de bulunmam" dedi.

'Gazeteciliğimin kriminalize edilmesine karşıyım'

İddianamede "Kürdistan" kelimesinin geçtiği yerlerde "örgüt ideolojisini sahiplenildiği" yönünde yorum yapıldığını ifade eden Necla Demir Arvas, "Kürdistan kelimesinin geçtiği bir yerde 'örgüt ideolojisini sahiplendiğim' söylenmiş. Oysa bugün her yerde Kürdistan bir coğrafik terim olarak kullanılıyor. Bunun delil olarak gösterilmesini anlayamadık. Bu durumu kabul etmiyoruz. 'Türkiye Cumhuriyeti'ni aşağılama ve devlet kurumlarını aşağılama' denilmiş sürekli ancak nasıl yaptığım yok. Cezaevlerindeki hak ihlalleri, tecrit suçlama konusu yapılmış. Ama bugün bütün mecralarda bunlar haber konusu olacak şeylerdir. Bizim de bunları kullanmamız kadar normal bir şey yoktur. Sonuç olarak bir gazetecilik olarak bu suçlamaları kabul etmiyorum. Gazeteciliğimin kriminalize edilmesine karşıyım. Düzenli ilaç kullanan biriyim bu açıdan ilaçlarımı alamıyorum. Bu mağduriyetimin sonlanmasını istiyorum. Beraatımı talep ediyorum" diye ifade etti.

'Asıl suçlanan gazetecilik faaliyetidir'

Ardından söz alan Avukat Şükrü Alpsoy ise iddianamedeki tape kayıtlarına dair programlarına konuk çağırdığını belirterek, bunun suç olamayacağını kaydetti. Alpsoy, "'Türkiye devletini aşağılamak' değerlendirme tüm tespitlerde var. Ancak burada nasıl olduğu belirtilmemiş. Kürdistan kelimi hep coğrafik anlamda kullanmış, ama savcı ne şekilde burada 'örgütün ideolojisini sahiplendiğini' ifade etmemiş. 'Asılsız, mesnetsiz' iddialar denilmiş. Ancak burada da bunun nasıl yapıldığı iddianamede yok. 'Açlık grevi' denilmiş. Ama 'Açlık grevi' konusu hiç işlenmemiş ki işlenebilir de bu suç değil. 'Tecrit' kelimeleri de genel olarak kullanılmış. Ancak tecrit spesifik bir anlamda kullanılmamış. Mezopotamya Ajansı'nda (MA) çalışan biri haberler yaptığı için 'örgüt üyeliğinden' dava açıldı. AİHM ihlal kararı verdi. Daha sonra çalışan beraat etti. Burada aslında suçlanan gazetecilik faaliyetleridir. Aynı dosya kapsamında yargılananlar tahliye oldu. Eylem Babayiğit ise örgüt propagandasından ceza aldı. Müvekkilimin üzerine atılı hiçbir suç oluşmamıştır. Beraatini talep ediyorum" ifadelerini kullandı.

Ceza talebi

Savunmaların ardından esasa yönelik mütalaasını sunan iddia makamı, Necla Demir Arvas'ın "örgüt üyesi olmak" suçlamasından hapis cezasıyla cezalandırılmasını, tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti. 
 
Mütalaaya karşı son savunması sorulan Necla Demir Arvas, gazetecilik faaliyetlerinin yargılandığını belirterek beraatini istedi.

Ceza ve tahliye kararı

Mahkeme, Necla Demir Arvas'a "örgüt yardım etmek" iddiasıyla 2 yıl 1 ay hapis cezası ile tahliyesi yönünde karar verdi. 

Gazetecilerden karara tepki: Haber alma hakkı engelleniyor

Fotoğraf: MA

Dicle Fırat Gazeteciler Derneği (DFG), Mezopotamya Kadın Gazeteciler Derneği (MKG), Türkiye Basın Yayın Matbaa Çalışanları Sendikası (DİSK Basın-İş) ile Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği (MLSA) temsilcileri, İstanbul Adliyesi önünde açıklama yaptı. Yerine kayyım atanan Madin Büyükşehir Belediyesi Eş Başkanı Devrim Demir de açıklamaya katıldı. 
 
DFG Eş Başkanı Selman Çiçek, "Geçen hafta 2 gazeteci meslektaşımız için buradaydık. Bugün gazeteci meslektaşımız Necla Demir için buradayız. Biz gazetecilerin yeri, haber merkezleridir. Ama ne yazık ki gazeteciler her gün adliyede. Bu, yargının, Türkiye’nin ayıbıdır. Ne olursa olsun hakikati savunmaya devam edeceğiz. Gazetecilik suç değildir" dedi. 
 
MKG üyesi Diren Yurtsever, gazeteciliğin suç olmadığını belirterek, "Haber yapmak, konuklarımıza soru sormak, cezaevlerindeki hak ihlallerini yapmak suç değildir. Bu hukuksuzlukları teşhir etmeye devam edeceğiz. Halkın haber alma hakkı engelleniyor, biz bu hakkı savunmaya devam edeceğiz. Basın özgürlüğünü savunmaya devam edeceğiz. Özgür basın hiç bir zaman biat etmedi. Kadın gazeteciler Türkiye’nin umudur" diye konuştu. (MA)

Evrensel'i Takip Et